Olum seneler nasıl bu kadar çabuk geçiyor

Bu hayatı ne senden satın aldık ne de sana satıcaz iyi demiş kral

gezi için yazılan sözlerde bile kendine pay çıkarttırmayı nasıl başardın acaba anlatsana biraz

Yüzyüzeyken Konuşuruz - Bir Sinema Filmine Bilet Almışım

yüzyüzeyken konusuruz Takımdan Ayrı Düz Koşu

Hep böyle değilmiş adam
Konuşmuş çocukken falan
Küçücük ağzından çıkan 
Her lafa kızmışlar

Yüzyüzeyken Konuşuruz - Adam

Ne sandın ki başta 
Attığın gazdan korkup 
Senden merhamet umacağız 
Sen istediğin gibi yak haşla 
Bu hayatı ne senden satın aldık 
Ne de sana satacağız 

İstediklerimi ver bana yoksa sen taştan biz ağaçtan taraf olacağız 

Yüzyüzeyken Konuşuruz - Sen Tastan Biz Agactan

Yüzyüzeyken Konuşuruz - Sanırım Sarhoşsun


“Babamın öldüğü gün birine aşık olmuştum. Bazen öyle olur; her şey üst üste gelir. Polis olmasaydım, katil olurdum. Çünkü sahici bir sarsıntı sahte bir dengeden iyidir. Binlerce ceset, binlerce katil ve bir evlilik gördüm. 

Seni, intihar ettiğin gün tanıdım kızım. Seninle o gün barıştım. Şimdi sadece geceleri yapayalnız ve yalın ayak anlayabildiğim şeyler var. 

Şimdi benim de yalanlara inanmaya ihtiyacım var, bütün çaresiz insanlar gibi, dağılan bir okul gibi. Acılarımız da birbirine benziyor artık kızım. Birbirine benzeyen parmaklar gibi; ama her birinin eşsiz bir izi var. 

Bazen gözlerim doluyor karanlıkta ama fısır fısır konuşmaya başlıyorsun kulağımın dibinde hiç susmuyorsun. Ağlamama asla müsaade etmiyorsun. Her şey affedildi babacık diyorsun. Hiç ayrılmayacağız diyorsun. Keşke hep yanımda olsaydın diyorum öyle konuştuğunu duyunca. Bu kış çok kar yağar belki beraber kayboluruz diyorsun sen bana. Ama kar taneleri birbirine benzemez ki kızım. Cesetler de benzemez. Ama bir cinayet başka bir cinayeti hatırlatır her zaman. Koşan atlar, düşen atları hatırlatır.

Yağmur yağar, durur, tekrar başlar, yanlış yolda yürümek doğru yolda beklemekten iyidir. 

Beşikten mezara kadar. Karanlıkta herkesle çarpışabilir insan. Yalan mı söylüyorum sana? Affet beni kızım, affet. Bir sürü doğru söyledik ama hiç burnumuz kısalmadı ki kızım.
***

-Mutsuz oluruz.
-Mutsuz olalım. Hep mutlu olunacak diye bir kural yok ya, biz de mutsuz olalım. Olmaz mı? Ben kötü bi adam mıyım? 
-Kötü adamların arasında kalmış, kötü adam olmuş birisin…
***

"Dışı sevda, içi zindan değilim artık.
Gözlerimden süzen güvensizliği kuşkuyu
hiç bu renk bir sevgiyle yenmedim
Ve güzelim sana sunduğum değerleri
karşılıkların içinde büyütmedim…”



Behzat Ç. - Afili Parçalar (Madde 33: Karanlıkta nüfus sayımı)

Kaan bosnak-razıyım

The song itself refers to the excitement of a new night at the end of an exhausting, hot working day, in the days when workplaces usually did not have air-conditioning.

If taken to extreme, however, the excitement of night life can lead onto chaos and regret - possibly worse and this is alluded to in the bridge section and the reprise at the end of the song.

Written by David C Payne in December 1972, this version is a new recording of a song played live on many occasions mainly during the 1970's.

It was recorded by Adelaide recording band Crunchtime Music in 2019 and released on their album "Alive and Kicking" in 2020.

The introduction to the piece is in 6/4 time and the choruses are in alternating bars of 7/4 and 8/4.

The bridge is in 4/4 time and features the sounds of a bass guitar, played in a style reminiscent of the early 1970's period.

In particular, the bass part in this recording is dedicated to a bass player I worked with many years ago - the bass phrases I have used in this new bridge section is how I recall he used to play way back then.

This new recording of "Bloody Farewell" has been created in Avid Sibelius, with the production carried out using Avid ProTools.

I used an old Roland SH-3A synthesizer to get some of the effects around the bridge section.

This version does not include the vocal lines (but I intend to record them over the next few weeks), which are as follows (for anyone who might be interested):

BLOODY FAREWELL
Copyright David C Payne (c) December 1972

Intro verse (in 6/4 time)
Slowly the sun bids its bloody farewell
And the Eau de Cologne mixed with sweat on their warm bodies
Breathes the decay of a civilization
That cannot survive past the battle of day.

First chorus (in alternating 7/4 and 8/4 bars)
Now the old men retiring to the hills
Leave their children to pleasures of the night
Time retires, knows no-one slows the void
No-one ever slows fancy in full flight.

Second chorus (in alternating 7/4 and 8/4 bars) and also the reprise after the bridge
And the darkness hides everything it sees
In its feathered shroud nothing can succeed
Never rendered this cloak of impotence
Never soiled by the strength of innocence.

Yüzyüzeyken Konuşuruz - Sen Tastan Biz Agactan

NovemberRain

Recent comments

tyana

tyana

tyana

tyana

Related tracks