"Artık Kızılay meydanını geçmişti bando… Caddenin iki yanını dolduruveren seyirciler arasında güçlükle ilerliyordu. Bazen merasim bandosunun renkli, coşturucu gösterisini alkışlayan birine çarpıyor, sağa sola itiliyordu. Yine de bandoyla birlikte Piknik’in oraya kadar yürümeyi başardı… Bazı çocuklar analarının ellerini bırakıp geçidi izlemek için bulvar kaldırımına koştular. Bazı simitçiler, bu yeni oluşan kalabalığın arasına, ‘simit!’ diye bağırarak karışmışlardı bile. Kavağı seyreden kalabalık bölünmüştü artık. Nasıl olsa devrileceği, nereye devrileceği belli olan kavağı seyretmekten bıkanlar, kaldırımın iki yanında birikmişler, bu yeni seyre kaptırmışlardı kendilerini."
Sevgi Soysal (Yenişehir'de Bir Öğle Vakti'nden)

"Kendinize zaman ayırıp spor yaptığınız için teşekkür ederim"
Melih Gökçek

"Şimdilik, Heyet-i Temsiliye merkezi, Ankara’dadır. Hürmetlerimizi sunarız efendim.“
Mustafa Kemal

"Canlı var mı canlı?"
(10 Ekim 2015, Ankara Katliamı'ndan)

Ankara'yı Düzünden Okumak

Yavuz'a Çiçek

Hiçişleri bakanlığı, hiçişleri bakanlığı
O kızın bende gördüğü, görüp de takdir ettiği
Halbuki
Hiçbir işe yaramayan
Yaramadığı gibi
Beni sersefil dolaştıran

Hiçişleri Bakanlığı, işte benim ta kendisi
Geceleri yatmayı bilmem, sabahları da kalkmayı
Kaldı ki yorulurum dinlenmekten
Dinleyemediğim gibi
O'nun sabah alarmını

Bir gün kalksam, uyansam
ve gitsem, yaklaşsam
Bak uyandım, bur'dayım
İşe gittim, üşenmedim
Çok güzel bir park yapmışlar
Yorulanlar, oturanlar
Arkadaşlar ve planlar
Çok güneşli fotoğraflar
Komplimanlar ve kahveler
Ofisler ve telaşlar
İşte o gün, işte o gün
Derler ki bak, ne muntazam
Ne hoş adam, ne vasıflı
Kırmasam, gitsek sinemaya

Hiçişleri Bakanlığı
Hayal meyal tek uğraşı
Yapılandan daha güzel çünkü
Yapılmayan daha özel

Farz edin,
Bir gün herkes uyanmış
Uyandıkları gibi
Apar topar işe gitmişler.

Mutsuz son.

Hiçişleri Bakanlığı

Küstah, bir o kadar
Çirkin, bir o kadar
Kalpsizdiniz siz

Yorgun, bir o kadar
Üzgün, bir o kadar
Ümitsiz, bekledik

Gelmeyince birisi bekler onu sevenleri
Kapatır ağzını kapatır dönmeyecek diyenlerin
Tebeşirden ismini tahtadan silenleri
Nerede buluruz, sözgelimi cumartesi?

Tanırım, gördüm, bilirim, bekliyorum kararlılıkla
Herhangi bir yerde, cüzdanımda vesikalıkla
Bir son bakış kime atılır, görürseniz söylersiniz

Peki siz kimleri sık sık beklersiniz?
Ya da siz birini hiç beklediniz mi?

Tanırsınız, Cumartesi

Sinağrit Baba, @Hoşdere Sessions, ev kayıtları.

gözyaşlarımızı bitti mi sandın? @Hoşdere Evcilik Sessions

Samet Karadeniz ve Yeraltı Fethi'si - Yağmur

Şiir: Yıldırım Türker
Beste: Fethi Yıldırım

Cihangir Kedileri

derdinize yanın müziğimiz
kadarız bagetim penam kirli tırnaklarım
siz uyumayın'a ayarlı bütün silahlarım
yırtık sokak çocukları
işte bizim ritmimiz
müziğimiz kadarız hızla geçeriz önünüzden

aç sınıfın laneti, haydut aşkları, altmışdokuz
ah bir isim bulsaydık şu gruba

okul kırdık barikat kurduk sokaklara
babaların saçı hızla ağardı deliliğimizden
dayak yedik taşlandık bir gece topluca yaktık kimliklerimizi
kimse kalmadı şu dünyada adımızı bilen
hayır sevilmedik sevilmeyiz sevilmedikçe güzeliz
biz çalarken kim yalan söyleyebilir sevdiğine?

sormagir, pürtelaş, arka sokak
ah bir isim bulsaydık şu gruba

gün batarken döküntü bodrumumuzda
komşuların gözü kulağı üstümüzde
birbirimize girerken dudaklarımızı ısırırdık
sevişirken sessizdik gürültüyü müziğimize sakladık
komşular hiç sevişmezdi zaten
sevişen atılırdı sanki o apartmandan

kötülük çiçekleri, siyah, sahtiyan
ah bir isim bulsaydık şu gruba

tiksindik arzuya inandık suçu çoktan öldürdük
bakkal çırağı çaldıklarıyla besledi bizi
aç kediler kapımıza doğurdu evden kaçan çocuklar yatıya
geldi
tuhaf bir aşkı vardı bize yoksulluğun
hayır büyümedik büyümeyiz büyümedikçe güzeliz
müziğimiz kadarız genç ve telaşlı

çıplak hayvan, kadife yeraltı, hırsızın günlüğü
ah bir isim bulsaydık şu gruba.

Fotoğraf: Arman Bozacı

Fethi Yıldırım

Popular tracks