Zeytin denilince, yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı diye ezbere bildiğimiz Akdeniz iklimi gelir ilk aklımıza. Dünyanın binlerce yıl önce yaşadığı iklim değişikliklerinde yeryüzünün ısınması veya soğumasıyla birlikte bitkiler de tıpkı kuşlar, balıklar, kelebekler gibi göç etti ve etmeye devam ediyor. 

Zeytin, Karadeniz’e nasıl gelmiş? Hangi çeşit zeytinler var? Nasıl hasat ediliyor? Zeytin ve zeytinin etrafında yaşayan kültür nasıl oluşmuş? Bu sorulara Doğa Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Türkün Sümerkan ile yaptığımız zeytin sohbetimiz cevap oldu.

Karadeniz’de Bir Akdenizli: Zeytin

Anadolu’nun coğrafi yapısı sayesinde birden fazla mevsimi aynı zaman diliminde yaşamak mümkün.  Bu yaşam biçiminin somut hali ise yaylalar. Karlar eridikçe suyu ve baharı takip ederek yükseklere çıkan ve kış gelince tekrar aşağıya inen canlılar her yıl aynı döngüyü tekrarlıyor. Bu haftaki Podcastimizde, bu döngünün Karadeniz’ini konuşuyoruz.

Karadeniz’de yaylalara ne zaman çıkılır? Hayvanlar otlaklara nasıl salınır? Yayla şenlikleri nasıl olur? Yaylada bir gün nasıl geçer? Aynı döngü içindeki canlıların doğayla ve birbiriyle nasıl ilişki kuruyor gibi birçok sorunun cevabı Türkün Sümerkan ile yaptığımız sohbette saklı.

Yaylanın Karadeniz Hali

Sayan Dağları’nın Dukha’ları “Çevrende gördüğün her şeyin bir ruhu vardır, hem de her şeyin... Bu yüzden soluk aldığın her an, bunu fark etmeli ve çok dikkatli olmalısın! Böylece hiçbir canlının ruhuna saygısızlık yapmamış olursun.” diyor.
Evrendeki tüm varlıkların yaşam hakkının olduğu ve bu hakların birbirine nasıl bağlandığını eşitlikçi toplumlardan öğreniyoruz. Bu topluluklara neden eşitlikçi denir? Doğayla kurdukları bağlar nasıl? Lidersiz bir yaşamda kararlar nasıl alınıyor?

Daha birçok konuyu Doğa Derneği Üyesi, Kültürel Antropolog Dr. Selcen Küçüküstel ile konuştuk.

Eşitlikçi Toplumların Doğası

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde. Develer tellal pireler berber iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken. Var varanın sür sürenin, destursuz bağa girenin vay haline…

Pire Bey ile Bit Hatun ve Değirmencinin Kızı Masalı

"Bir Kedi Hikayesi" Podcastimiz Yayında!

Bir Kedi Hikayesi

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde. Develer tellal iken, pireler berber iken. Ben bağda üzüm bekler, derede odun yükler iken. Bir varmış bir yokmuş. Masalın yalanı mı olurmuş. O yalan bu yalan, fili yuttu bir yılan. Bu da mı yalan? derken; sabahleyin erken, keçiler koyunları tıraş ederken, tahta kurusu saz çalar, sıçan cirit atar iken, çıkmış bir kocakarı ortaya. En sonunda açmış ağzını yummuş gözünü. Bir laf etmiş, bir laf etmiş. Bakalım ne laflar etmiş.

Evvel Zaman İçinde Masal Saati: Şahmeran Masalı

Ege’de Zeytin Elleme Zamanı

Zeytin ormanlarında hasat devam ediyor. Yağmur yağıp rüzgar estikçe zeytin taneleri yere dökülüyor. Zemheri gelene kadar zeytin ağacına sırık vurulmadan sadece yere dökülenler toplanıyor. Zeytinin yerden elle tek tek toplama işine Seferihisar Orhanlı’da “zeytin elleme” deniliyor. Zeytin elleme zamanı gelmişken bizde merak ettiklerimizi Orhanlılı Pembe Ener’e sorduk. 

Delice (yabani zeytin) nasıl zeytin ağacına dönüşür? Zeytin yasağı nedir? Zeytinlerin altında dolaşan hayvanların ağaçlara nasıl faydası olur? Hurma zeytin dalında nasıl olgunlaşır ve yemek için nasıl saklanır?

Şenliğin Zeytini

ars, bir zamanlar Anadolu’nun neredeyse tamamında yaşıyordu. Avlanarak nüfusunun neredeyse tamamı yok edildi.

Anadolu parsının tükeniş öyküsü şiir oldu. İsmail Orhan Sönmez tarafından kaleme alındı. Tulliana Anadolu Parsına Şiirler kitabı hakkında merak ettiklerimizi yazarımıza sorduk. 
Kitabın ortaya çıkış hikayesi nedir? Doğa Derneği ile tanışma hikayeniz Anadolu Parsı sayesinde mi oldu? Tulliana kitabının gelirini doğa koruma çalışmalarına bağışlamaya nasıl karar verdiniz?