Kovacs - The Devil You Know

Alternatif... Ne ince! Hani şu, popüler kültüre karşı kesime yönelik olan, müzik türü. Şu, sisteme başkaldıran, alet olmak istemeyenlere yönelik bir tür. E, iyi de onca kitleyi içine çekince, "alternatif" diye adlandırdığın müzik türü de artık o düzeneğin döngüsüne girmiş olmuyor mu? İşin daha da garip yanı, popüler kültüre karşı olan kesim ile popülerliği yakalayarak, aslında bir nevi bu sistemin içine direkt o karşıt kesimi de toplamış olmuyor mu?! 

Bizim de zıplayıp yere inesimiz yok da uzaydayız, haliyle kafalar karışık! 

.......................................................................................................... 

Oysa karmaşık olan şey zaten kendiliğinden tuhaftır. 
Karmaşa yaratan ben olduğumun da farkındayım demektir bu. Fakat, sen değil misin savunma mekanizmalarının en basitine, en alışılageldiğine, en kolayına kaçan?!

Düpedüz karmaşa bu!

 İnsan, kendinden sorumludur. İnsan, yapıp-etmelerinden sorumludur. İnsan, eylemlerinde sorumludur. İnsan, aklından sorumludur.  İnsan, aklından sorunludur... İnsan seçimlerinde özgür, özgürlüklerinin sonuçlarından sorumludur. sorumlu... sorumluklar... sorular...sorunlar...bir sorun var! İşte böyle, düşünceler birbirine giriyor ve yine konu konuyu açıyordu. Yani ben, yine, içimden konuşarak oradan oraya atlayıp, kafamla savaşıyor ve bunu belli etmemek adına delirmeyi göze alıyordum. 

Halbuki ''insan kendinden sorumludur. insan yapıp-etmelerinden sorumludur. İnsan eylemlerinden sorumludur. İnsan aklından sorumludur. Hayatının merkezinde sorumluluktan kaçmak yer etmiş olabilir fakat bu yük, bir ucuyla beni altına alabilecek kadar ağır! Diğer ucunun sorumluluğu sende -üstelik tut şunun ucundan diyen de ben değildim- kabul et ya da etme. Hem inkar, en basit savunma mekanızmasıdır, biliyorsun.'' diyerek konuya girmeyi istiyordum. ''bir sorun var...'' demekle yetindim o gün. ''bir sorun var!'' 

Hem nasıl olmasındı? Yerkürede var olan hangi canlı sorunsuz varolabilirdi? Varoluşun fıtratında sorun olmalıydı. dünyanın merkezinde, zıtlıkların temelinde, değerlerin bütününde hep sorun yer alıyor olmalıydı.

''evet, biliyorum bir sorun var!'' diye başladı ve içindeki hayvanın derisi yüzülüyormuş hissiyle sesi yükselterek devam etti ''evet, sorun benim! evet, benim kendimle sorunum var!'' öyleyse şu an kızdığı şeyin sorumlusu kesinlikle ben değildim. En azından bunu kesinleştirmek bir nebze de olsa rahatlatmıştı, ta ki onun yüzüne, yüzüme yapışıp kalmış alaycı gülümseme ile bakakaldığımı anlayana dek. İlk kez başıma geliyordu, yanaklarımdaki gamzenin görünür olduğu zaman,  bu denli zehri anımsatan kırmızı gözlerle yüzüme bakıyordu. O bakıyordu, ben gülümsüyordum. Ben gülümsüyordum, o bakıyordu. 

Zamanın göreceliliği devreye girmiş, saniyelerin peşpeşe sıralandığı hız yerini kaza anı yavaşlığına bırakmıştı. O yavaşlığın hafifliğiyle ben gülümsemeyi, onun gözleri ise zehrin dozunu arttırıyordu. Sessizliğin kulaklarıma yaydığı uğultuyu bir kenara bırakıp, kırmızı koltuğun karşısında yer alan dolaba yöneldim, üst rafta duran birayı aldım. Sol elimle altından kavradığım biranın kapağını açmak için, diğer elimi sakince kapağa doğru götürdüm. O ise zehrini evin tüm köşelerine saçmaya devam ediyordu, aldırmadım. Biradan bir yudum alıp, koltuğa oturdum. Şimdi susmuştu tüm uğultular, kafamda ise sadece şarkılar fısıldar.

LAMIAE SLASSI known as Lamiss Violinist or Amya; 

Dj & Violinist, performer, producer and composer.

Electro, Techno, Trance 

From an early age, influenced by classical music, Lamiss Amya became a student of the conservatory where she received her first lessons in violin and music theory from the age of 6.
Lamiss receives a classical training in parallel with his studies for 13 years to finally succeed in obtaining his medal in music theory.
His first appearance on stage was at the age of 14 with the Orchester Philharmonique du Maroc; on the occasion of the International Music and Dance Competition, of which she won first prize in the junior category.
As a teenager, and outside of her studies, Lamiss began performing with friends, at the age of 17 she joined a rock group then a Flamenco group followed by a Fusion group with whom she appeared at festivals and in particular the media. X-rays. Finally she decided to go back to Solo and chose to persevere in her unique style performances.
To be able to strengthen her career, and during her experience, she found her place with DJs by starting to play with her Electro Violin of House Electro, Trance and Progressive Music.
Lamiss plays several styles: Rock, Classical, Jazz, Flamenco, pop and Celtic. She has participated in several competitions and is recognized for the versatility of her music. This musical diversity has lent itself to being requested at several national and international events. At his young age, the most significant event was his tour of the Gulf countries: Qatar, UAE, Saudi Arabia, Bahrain & Kuwait.
Lamiss studied Law at Hassan II University where she obtained her Masters in Public and Social Communication from the Science PO Department. She wants to be a positive model for young people and "prove that you can succeed while being a student and an artist at the same time and while being different".


Instagram : https://instagram.com/lamiss_violinist?igshid=NTc4MTIwNjQ2YQ==

نمیخوام چیزا تموم بشن چون نمیتونه یادم بره روزایی که روی تخت اورژانس افتاده، و اونقد تنها بودی که میگفتی ازت عکس بگیرن.تنهایی عیب نبود که بخوای ازش خجالت بکشی، ولی
هنوز تصویرش تو ذهنمه/ حسرتم این بود که دلم میخواست اون لحظه کنار تختت باشم.
پیش خودت گفتی هدفت معلوم نیس، گفتم دلم میخواد باهات ازدواج کنم/که اینبار بتونم وقتی مریضی کنار تختت وایسم 

آره، دلم میخواد سعی کنم دست ببرم قلبتو لمس کنم، میخوام تصویرایی‌رو یادت بیارم که تو ذهنم کاشته شده. میخوام بگم چی میشه که وقتی حس میکنم ممکنه ازدستت بدم نزدیکه گریه‌م بگیره.

...
دلم میخواد بهت زنگ بزنم هستی، شاید راحت تر بتونم چیزایی رو بگم که پیام دادن خرابش میکنه./نمیخواستم بگم فهمیدم که وقت جنگ مسدودی رو برداشته بودی. چمیدونم شاید دلت میخواست بدونی ازت خبر میگرم یا نه.
حالا هم مث همون، چرا چیزای ساده باید انقد سخت بشن.
اگه میخواستم مزاحمت بشم تاحالا هزاربار بهت زنگ زده بودم

میدونم داری منو میبینی، اینطوری بی اعتنایی نکن
...
چیزا توی ذهنم تکرار میشن: ماریا، مال من شو! /تابِ کوچه را ندارم. یا یه شعر دیگه از مایاکوفسکی: در طلبت؛ مسیحی وار می گویم/ خدایا! برسان روزی‌ام را/ قوتِ لایموتم را...

...
ازین میترسم که یه روز بفهمم دیگه هیچوقت؛ هیچ‌کجا قرار نیس ببینمت. و من هر روز سعی میکردم که یه روز دیگه هم بتونم دوستت داشته باشم/ هر روز از یه ستون به ستون دیگه بپرم 

میدونی، حالا هر روز حرفا توی دهنم ماسیده میشن و فهمیدم علاج حتی توی ارتباط گرفتن هم نمیتونه باشه.
نگاه میکردم به دور و برم که یه نفر حتی ذره ای شبیهت باشه، شکل خندیدنت و فرم بینی‌ت.
اما حتی اگه بود هم من زنباره نبودم. 

...
ازین کار و حرفا خسته‌م هستی، علاقه ای هم ندارم حتی یک کلمه درموردشون حرف بزنم/ میخوام بذاری باهات حرف بزنم عزیزدلم

...

بهت گفتم تورو مث همسر دوست دارم، اما هنوز بهم فرصت ندادی سعی کنم تا بفهمم اصن میتونم تو چشمت کافی باشم.
میتونم اون ادمی بشم که باخودت بگی: لااقل تو یه قسمتِ زندگی تکلیفم معلوم شده دیگه لازم نیس خودمو اذیت کنم.

همه‌ی پلشتای دورم ازدواج کردن و من واسه ساده ترین مسائل مدام دارم احساسِ بد پیدا میکنم.
من دشمنت نیستم هستی

۲: فقط دلم میخواد قایقم رو بندارم توآب و شروع کنم پارو زدن/مثِ چی پارو زدن


...

... ولی تو آدم بدی نیستی، حتی وقتی با صدمه زدن سعی میکنی ناامیدم کنی هنوزم آدم بدی نیستی.
آدمی هستی که فکر زخمای خودشه. 



.
...
استیون ویلسون توی هپی ریترنز شرایط بد رو به صبر برای قطاری که سرعتش رو کم نمیکرد توصیف میکرد./خب وقتی داشتم میسوختم چیکار میکردم؟ سعی میکردم برات بانمک باشم؟
وقتی گریه‌م میگرفت سعی میکردم بخندم؟ 

من نمیدونم دقیقا همه ی اون چیزی که تو میگفتی میتونستم باشم یا نه، اما میدونم وقتی میگفتی: اینطوری/توی وجودم گارد میگرفتم که بی شکل باشم.
چون میترسم روزایی که ذوقم خشک شده آدم بی‌مصرفی بنظر برسم 

...

به اسم کوچیک صدام بزن/بعد اسممو بذار کنار اسم خودت/سینا و هستی، یا هستی و سینا [که نگی چرا اسم خودتو اول آوردی]/ یعنی فک نمیکنی هم آهنگه، یا انگار ازهم جدا نبودن؟



...
گاهی وقتی موهات کوتاه بود و به عقب و کناره ها میدادیشون توی ذهنم شیرینی صورتت وایبِ پرنسس دایانا میداد... میتونم اینو واقعا نشونت بدم.


...

آدم اندازه ای قوی نیست که فقط بخاطر خودش زندگی کنه/وقتی میگم دوستت دارم یه آدم تماما خودخواه نیستم، درواقع نیمه-خودخواه‌م.
نیمه‌ی دیگه‌ش چیزیه که تو ازم بخوای

۲: نیمه‌ی من رهاشدن از رنجِ بی‌تو بودنه. خالی، بدون هیچ چیز دیگه. خودخواهی من همینه

...

قول میدم آدمی نیستم که بگی اومده که با ادعا بره.
قول میدم همیشه یادم بمونه وقتی مسیرم رو گم کردم بهم مسیر تازه ای دادی.قول میدم حال خرابیای بی‌تو از یادم نره...


...


۲: وقتی ازت دورم نمیتونم آدم خوشحالی باشم، انگار زبونم لال آدمی‌م که صبح نزدیکی رو خاک کرده.

...
فک میکنی من پی فرصت بودم، هیچوقت نفهمیدی سعی میکردم کسیو که همون اول به ناحق ازم گرفته بودن رو پس بگیرم. 

...






ارت نیس؛ ذوق آدمه، وقتی خودش رو توی شرایطی که نباید قرار میداد قرار میده.دست و پنجه کردن با چیزایی که نباید دست و پنجه نرم میکرد. ظرفیتی که بیخودی پر میشد. هرکسی نمیتونه بگه من شوپن‌م،ولی بجاش میتونه بگه ذوقم کور شده/کمرنگ تر از دیروزم.

Kovacs - The Devil You Know

Dasein