Yaşar Kurt - Ölürüz De

Bir sihir gibiydi şehre inerken gece
Mektubun güvercin oldu vardı gizlice
Gel diyor, geç olmadan gel, geçiyor yıllar
Böyle başladı, dönülmez bu müthiş firar
Madem ki yeminimiz var, madem aşk mukadder
İşte geldim, bilmesinler yarına kadar
Bil ki artık dönüşüm yok, gitti son vapurlar
Sakla beni, bulmasınlar sabaha kadar
Belki herkesin dilinde şimdi bu firar
Belki verildi kararım, belki yoldalar

İnce Saz - Firar

Could be the rain that's coming
or a touch of winter's sorrow
Maybe it's the cards we're dealt
that blows this wicked wind down
into these cold Kentucky hollers.
Whatever it is, it's a curse to me now,
knowing she'll be gone tomorrow

Could be the rain that's coming
or a touch of winter's sorrow
Maybe it's the cards we're dealt
that blows this wicked wind down
into these cold Kentucky hollers.
Whatever it is, it's a curse to me now,
knowing she'll be gone tomorrow

Spring was the song she sang
sweeter than treetop singing sparrows.
Her laugh shamed the moon and stars
with hair washed blonde and lips more red;
most beautiful woman from these hollers.
Wild flowers dip in the chilling night air
knowing she'll be gone tomorrow.

Tonight the sky is thick with clouds
a kiss from grey storms brewing closer
laid her body to rest on the mountain top
with a wreath of freshly picked wild flowers
Bow my head and walk back into godforsaken hollers
Maybe the storm can heal my damned loneliness
come tomorrow

Maybe the storm can heal my damned loneliness
Come tomorrow
Getting cold (oh Lord))
Come tomorrow 
Ohh Ohh Ohh (oh Lord)
Come tomorrow
(Come tomorrow)
Come tomorrow
(Come tomorrow)
ohhhh oh ohhhh
Getting cold (oh Lord)
Come tomorrow
(Come tomorrow)
Come tomorrow
(Come tomorrow)

Come Tomorrow (Lyrics in description)

Nasıl değiştin birden 
Sanki sen değildin başın üstüne yeminler eden 
Nasıl da değiştin bilmem 
Sanki sen değildin aşk uğruna ölmekten bahseden 
Mektupların da olmasa 
Kendimden şüphe duyardım yanılan ben miyim diye 
Şiirlerin durmasa aklımı oynatırdım 
İnanamazdım gözlerime 
Ne yazık, ne yazık ki gerçek bu 

Ölsem de bir kalsam da bir senin için yok hiç farkı 
Yıllar önce unutulmuş dillerden düşmüş bir şarkı 
Gitsen de bir, dönsen de bir, benim için yok hiç farkı 
Sanki çoktan unutulmuş, dillerden düşmüş bir şarkı 

Bir hıçkırık boğazımda, 
Kalbimi parçalayan bir isyan büyür boğum boğum 
Sanki ani bir fırtına önünde kuru bir yaprak gibi savrulup durduğum 
Biliyorum kader değil 
Kendi ellerimle  kazdım bu mezarı ben kendime 
Ölüp gitmek hüner değil, 
Gel de anlat bunu sızım sızım sızlayan kalbime... 

Ne yazık, dönüş yok artık geriye...

Banu Kırbağ - Ölsem De Bir Kalsam Da Bir (1979)

o kahve gözlere baksam eririm, eririm bir ân,,

İncesaz - Bana bir aşk masalından şarkılar söyle

incesaz - fikrimin ince gülü

Ezginin Günlüğü - Kıyısız Deniz

Erdal Güney - Sana Güzel Sevda Demek

Her sene mecbur dökülen yapraklar gibi 
Her dem üzülmesi gereken bir adam var
Bin kere mecbur süzülen yürekler gibi
Serde çizilmesi gereken bir adam var

Çok yıprandım kaybedendim 
Hep sallandım ben gidendim

Gün geri geldi kabaran denizler gibi
Kendine yeniden doğan bir adam var 
Ses dile geldi konuşan ağaçlar gibi 
Duymaya hasret burda çok adam var 

Çok yıprandık kaybedendik 
Hep sallandık biz gidendik 


Mecbur

Onurcan Şirin

Recent comments

tucinella

Related tracks